- hükmü
- hükmü sposs von hüküm
Sözlük Türkçe-Almanca kompakt. 2015.
Sözlük Türkçe-Almanca kompakt. 2015.
hükmü geçmek (veya hüküm yürütmek) — 1) gücü yetmek, sözü geçmek Ne doğan güne hükmüm geçer / Ne hâlden anlayan bulunur. C. S. Tarancı 2) geçerli, etkili durumunu yitirmek Soğukların hükmü geçti … Çağatay Osmanlı Sözlük
hükmü olmamak — önemi, geçerliliği, etkisi bulunmamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
hükmü parasına geçmek — para ile dilediğini yapabilme gücünü kazanmak Ulan! Parama geçer hükmüm diye bağırdı. Getir diyorum iki okka ekmek. Ö. Seyfettin … Çağatay Osmanlı Sözlük
sakıt olmak — hükmü kalmamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
EDYAN-I MEFSUHA — Hükmü kaldırılmış eski dinler. Hıristiyanlık, Yahudilik gibi. (Bak: Mensuh … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
hüküm — is., kmü, Ar. ḥukm 1) Yargı Hükmü doğru ve pek de yerinde olamazdı. F. R. Atay 2) Egemenlik, hâkimiyet 3) Değer, aynı veya benzer nitelik Kocabaş Kazasker, gerçekten Sultan Mahmut un gözbebeği hükmündeymiş. R. N. Güntekin 4) Önem, geçerlilik Bu… … Çağatay Osmanlı Sözlük
tahakküm — (A.) [ ﻢﮑﺤﺕ ] hükmetme, hükmü altında tutma. ♦ tahakküm etmek hükmetmek, hükmü altında tutmak … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
Haruriyyah — The Harūrī (Lang ar|الحرورية) were an early Muslim sect from the period of the Four Rightly Guided Caliphs (632 661 CE), named for their first leader, Habīb ibn Yazīd al Harūrī. The Harūrī were one branch of the Khārijī Rejectors movement, so… … Wikipedia
ahbapça — zf. Dostça, içten, teklifsizce Hele bir tüccar ve komisyoncu ahbapça bir şey söylerse mahkeme kararı kadar hükmü olur. F. R. Atay … Çağatay Osmanlı Sözlük
cari — sf., Ar. cārī 1) Geçerli olan, yürürlükte olan Memlekette bu konunun hükmü hâlâ caridir. 2) Akan Birleşik Sözler cari gider cari hesap cari kur cari masraf cari para cari ücret … Çağatay Osmanlı Sözlük
çabuklaştırmak — i Bir işin yapılmasını hızlandırmak, aceleleştirmek, tesri etmek Şimdi hükmü yerine getirmeyi çabuklaştıralım. K. Tahir … Çağatay Osmanlı Sözlük